Arazide  araştırma  yaparken  dikkat  etmemiz  gereken  unsurlar;

• Su ,

• Tarıma verimli araziler,

• Yüksekliği 9  metreyi aşmış  taş yada  toprak  yığmalar,

• Kiremit, Küp  ve sair  malzeme  parçaları,

• İşçiliği yüksek  silinmiş  mermer  yada  taşlar,

• Sanat  eseri niteliğinden  olan  kaya  figürleri (Mezar  taşları (stel)) oyma  ve  kabartmalar,

• Orijinal doğaya  aykırı duran  tümsekler,

• Orijinal doğaya  aykırı  duran  çukurlaşmalar ve  taş  yığmalar,

• Kaya  mucurları,

• Yaşanmış  mağaralar,

• Çeşmeler,

• Yaşantı  alanları,

• Kale  sur  önleri,

• Savaş  yapılan  alanlar,

• İbadethaneler ( kilise  yada  tapınak) Zemin  ve  doğu yönde  güneşin  ilk  vurduğu  tepe,

 Dilimizden anlayanlara  bu  kadar  yeterli olacaktır. Birbirini anlayan  insanlar  aynı dili konuşur.  Aynı dilden  olmayanlar  birbirini anlamaları  mümkün  değildir. Klasik, kahvehane  ve  hayal dünyasına  dayalı definecilik  anlayışı yıkılmalı, Ciddi  insanlar  hayal, yalan, tılsım  gibi  aklın  mantığın  kabul etmediği  varsayımlar  üzerinde  durmaz.Definecilik modern  bilim  dünyası  içerisinden  yapılmadığı  sürece beraberinden  hep  çirkin  şeyler  getirmektedir. Bunların başından  definecilik ile  uğraşanın  can  ve  mal  güvenliği gelmektedir.

 T.C. Hükümetleri definecilik hakkında yasakçı zihniyeti terk edip, defineciliği  Avrupa  normlarına  getirmelidir. Sizler  yasalarla  ne  kadar  yasak  koyarsanız  koyunuz, Defineciliğin  önünü almanız  mümkün  değildir. Ülkemizde tarihi ve  arkeolojik  eserlerin  kalmasını istiyorsanız  Kültür  ve Turizm  Bakanlığına  alımlar  için  tam  yetki ve yeteri  bütçe  verilmelidir. Vatandaşa  ise  ellerinden  veya  herhangi bir nedenden  dolayı  bulduğu eseri müzelere  vermesi için  teşvik  ve  bulundurmadan  dolayı suç  unsuru  olmaktan çıkartılmalıdır. Defineciliğin illegal  yolda  yapılmasına  izin  veren  süreç  2863 sayılı yasadır.